24 Mayıs 2010 Pazartesi

para üstü benim için;

aldığımız bir hizmet yada ürünün karşılığında gereğinden fazla verdiğimiz tutarın sonrasında ürün/hizmet sahibinin elimize tutuşturduğu "artık seninle işim kalmadı" mesajının somut halidir.

ne zaman para üstü alsam "tükürüp" kaçmak gelir içimden. çünkü ibnenin evladı benim bir zaafımdan yararlanarak o parayı almıştır. acıkmışımdır, kokuşmuşumdur, az efkarlıyımdır, kakam vardır bir durum vardır ortada yani. aç olduğum için para vermeyi bir türlü kabullenemem.

bazı "paraüstçülerinin" sürekli kullandıkları "3 lira varsa, ben 5 vereyim abi?" kalıba karşılık şunu demek isterim:

-varsa ne demek lan godoş! 10 lira verdik işte. hala 3 lira istiyorsun. yok 3 lira filan vermiyorum. siktir git! alırım aklını! karete biliyorum oğlum ben. döverim bak şimdi seni!

bunun sebebi ise o seri matematiksel işlemi anında yapamıyor olmamdandır. insanın en çaresiz olduğu zaman işte tam bu zamandır. o kadar çaresizdir ki adamı suçlayamazsın çünkü hesabı yapamadın. göya üniversiteye gidiyorsundur ama adama 3 lira verince neden 5 alacağın mevzusunu kafanda hala yaratamamışsındır. "kazıklanıyorum galiba şuanda. bi saniye bi saniye. ordan 2 burdan 4. ben kaç verdim 6. kaça geldi böylece? 3 desek? hay sikiyim ya! aha kazıklandım galiba. haydi geçmiş olsun" diyerek satıcının yanından uzaklaşıp yapamadığın matematiksel hesap sonrasında ilk gördüğün arkadaşına olayı anlatırken arkadaşından "tam vermiş adam işte neye söyleniyosun ki sen?" cevabını alman senin yapamadığın matematiksel işlemi arkadaşının 4 saniye gibi kısa sürede yapmış olduğunu anlamanla hopalak gübelek olur. çok sinirlenebilirsiniz. üstelik yazarken. amına koyayım böyle sıkıntının!

1 yorum:

Mehmet Tuna dedi ki...

iki ver, zikivereyim.