5 Mayıs 2011 Perşembe

post cihazı

ivit. post değil "pos" muş. bir diğer adıyla "point of sale".

bunun doğrusu nasıl öğrenildi?

ingilizce her ismi yanlış söyleyen adamı 150 gündür dinliyorum. "şafırtını versene" derken shuffle demek istediğini, "usebe kimde var?" derken usb yi kastettiğini, "benim façeyede baksana" derken face den bahsettiğini kendisini kırmadan anladım. bir gün "pos makinasından nasıl ayrıntısız alıcas" diyince dayanamayıp.

- pos?

dedim ukalaca. çok ukalaydım çünkü bunuda yanlış söylediğinden emindim. kesin ya amına kodum çocuğu bunuda biliomuş gibi yapıo kesin dedim. diğerlerinden de emindi. çok emindi.

dedi

-evet pos niye ki?
-post olmasın o?

dediğim anda onun söylediği yanlış kelimeler esnasında hiç orda olmayan adam geldi. nerden geldin allah senin belanı versin. neden o yanlış söylerken gelmedin de ben söylediğimde geldin?

-evet! posdur abi onun doğrusu.

halbuki ben lise ingilizcem ve belediye kursu japoncamla ingilizce kısaltmaları hep tek tek açarak çözerdim mevzuyu. bu "post" kelimside sanki postala gönder uzaktan filan gibi çağrışımlar yaşatmış olacak ki beynimde şöyle bişi çıktı ortaya:

"p= port olsa, o=ne bilmiyom, st=kesin station dur. bu garanti post. pos ne lan pos die bişi mi var!"

varmış aq. pos die bişi varmış. point of sale ile ne alakası var kardeşim. "adı baştan yanlış koyulan malzemeler" listesinin bir numarasındasın pos makinası. satış noktasıymış. ulan uzaktan işte kredi kartlı geçirmeli sokmalı çipli kablolu ve kablosuz. anahtar kelimeler bunlar. bunlardan yola çıkman lazım. ama yok. pos. iyi pos tamam. ;

-şahit burdan sana sesleniyorum. bundan sonra başkaları yanlış şeyler söylerken de orada olucaksın olmazsan çağırtıcam seni. dicem gel böyle böyle dedi hadi dalga geç. benimle nasıl eğlendiysen onlarlada eğleniceksin. hunharca. HUNHARCA!

NOT:BU YAZIYI İKİNCİYE YAZDIM DİE HATIRLIYORUM AMA BİLEMEDİM ŞİMDİ. AYNISI DEĞİL BELKİ AMA KONU YİNE POS CİHAZI OLABİLİR. ARAMAYA ÜŞENDİM. O YÜZDEN SIKINTIM YOK.

Hiç yorum yok: