21 Haziran 2014 Cumartesi

Kola Harereti Alamaz ama Bira Alır (Gece değil bak gündüz). Neden?

Daha 2 sene önce "Coca-Cola"nın bir kola markası olduğunu öğrenmiş biri olarak Pepsi'ye şunu söylemek isterim: Neden kafa karıştırıosunuz? N'olurdu yani logonuzun üzerine "Pepsi-Cola" yazsaydınız. Siz benim bu muhabbet yüzünden 2 sene önce nasıl rezil olduğumu bilio musunuz ya? Siz kimsiniz ya! Sizin ben yapacağınız işe onay veren toplumların başbakanlarının aq. Yani kolayı hiç bi zaman sevmemiş biri olarak tüm kolaları bilmek zorunda mıydım ben o yıllarda? Kola için (Sadece kola için evet) bakkala gönderildiğimde "kola versene abi" diince adam bana sormuo ki "Pepsi mi? Coca-Cola mı?" die. Direkt yapıştırıo kırmızılı olanı.Görseydim "Le-Cola" yı bişiler canlandırırdım kafamda. Hala bakkallardan alış veriş yaptığım için oralarda olmuo Le-Cola işte. Var tabi marketlerdebir sürü kola markası. Genel kültür mü bu şimdi? Marketten alış veriş yapanların bileceği şeyler genel kültüre giriosa sikmişim öyle genel kültürü. İlla bilicez mi yani "Kola nedir?". Hoş, "Say lan" dendiğinde ülkemizin tüm başbakanlarını da sayamam ama onu kabul ediyorum gerçek genel kültür eksiğim olarak. Tüketici olarak tüketmediğim şeylerden sorumlu hissetmiyorum kendimi. Bunu kabul edemem işte.

Dünyamızın en sikik buluşlarından olan kola harareti alamadığı gibi susandığı zaman içildiğinde daha bi susatır ama üzerine su içersiniz susussuzluğunuz da gitmez. Böyle "Susuzluğum gitti mi yoksa gitmiş gibi mi hissediyorum" şeklinde arada kalışlar, "az daha koladan içeyim belki susuzluğum gider"cilikler derken şeker şeker olmuş diliniz bi anda "Yak lan bi siğara" der üzerine kanser olursunuz. Bak hem susuzluğun gitmedi hem kansere yaklaştın.

Halbu ki bira öyle mi :) Değil. Çok güzel can bişeydir bira. Soğuk soğuk içtiğinde hararetini alır diliniz de şöyle der "Oooooooh çok iyi geldi. Varsa fazla sigaranız alabilir miyim? Ateş varsa bi de? Çok saol eyw" Lan kola kim ki ya? Bira varken kola mı varmış? Bira nereeee kola nereeee? Adam milattan önce dio olm. http://tr.wikipedia.org/wiki/Bira Osmanlı da tüketilen bira miktarına T.C olunca 1940 larda ulaşmışız. Bu beni bi üzdü şimdi. Kırıldım gibi bişi hissettim. Alla alla. Çok garip. Neden acaba? Biri de onu araştırsaymış iimiş. Benim ilgi alanım tarihe girince bi sıkıntıya girip uzaklaşıo. Ana konudan uzaklaşmadan;

Şimdi bu paragrafta biranın gerçekten neden susuzluğu aldığını anlatıcam. Hakkettiği kadar övdüğümü düşünüyorum kendilerini. Çünkü çok güzel bişi bira. Asitli masitli ooh canm. çıtıssssss. "Neden harareti alıo?"ya gelecek olursak. Şimdi hücrelerde su bitmiş. "Suuuuuaaaaaaa suuuuaaaaaa" die yalvarmaya başlamışlar artık. Aldırmıyoruz tabiki. Onlar "su" diye baaardıkça ikinci içimiz (birincinin altındaki mantıksız olandan bahsediyorum) (var di mi lan sizde de?)  "Bira iç bira" diyecektir çünkü hücrelerin asıl kontrolü beynimizken "Haz" hepsinin ağzına sıçar, amınada kor, öldürür siker atar. "Kes kes kes kes" diip çevir kapaklı yada çakmak kapaklı biranızdan bi kaç yudum aldırıran "Haz" içerde ayaklanan çapulcu hücrelerinize toma gibi fışşş fışşş bira basar. E tabi malum susuzluk hissi tam olarak gitmez ama hücreler hafif sersemletilerek isyan bastırılır. Bastırılan isyandan sonra susuzluk durumunuzu kontrol ettiğinizde sanki yok gibidir. Bakın ne kadar kolay. Artık susuzluğunuz gitti gibi. Ağzınız da tatlandı. Bi tane de malt deneyin arada. Sonlara doğru isterseniz katili de (the red one) (Ağmetlere selam) devreye sokarar tüm gün ertelediğiniz susuzluğunuzu gece 4 te iki üç litre su içerek giderebilirsiniz. Yani bütün gün sürekli su içmektense 10 dakikada günlük olarak almanız gereken suyu alıp tekrar yatmanız mantıklı değil mi? Elbette mantıklı.

Cumartesi'ye ayıp etmemeniz dileğiyle.

Hiç yorum yok: